Estetik Diş Hekimliği
Diş Beyazlatma
Estetik bir gülüşe sahip olmak isteyen herkes için en önemli noktalardan biri dişlerin rengidir. Işıl ışıl parlayan beyaz dişler hem sağlıklı bir gülümsemenin hem de kendine olan güvenin altını çizmektedir.
Dişlerin genetik faktörlere bağlı doğuştan gelen bir rengi vardır. Nasıl ki kişilerin ten rengi varsa diş rengi de kişiden kişiye değişiklik gösterir. Bu rengi diş fırçalama ile açabilmek mümkün değildir.
Dişlerde sonradan oluşan renklenmeleri iç ve dış renklenmeler olarak 2’ye ayırabiliriz.
Dış renklenmeler dişin mine tabakasında oluşan sigara, çay, kahve gibi boyayıcı maddelerin dişler üzerinde birikmesiyle oluşan renklenmelerdir. Diş taşı temizliği ve polisaj işlemleri ile bir kısmı çıkartılabilir.
İç renklenmeler ise dişin dentin tabakasında oluşan renklenmelerdir.
Dişin Anatomik Yapısı
Diş yapısı 4 tabakadan oluşur. Dıştan içe doğru sıralarsak mine-dentin-pulpa ve sement dokusudur. Bu tabakalar farklı organik ve inorganik yapısal özellik gösterir.
En dışta yer alan mine tabakası parlak, şeffaf ve sert bir tabakadır. Vücudun en sert dokusudur. Yüksek oranda kalsiyum içerir. Hidroksiapatit kristallerinden oluşur.
Diş minesi diş yüzeyini koruyucu özellikler gösterir. Dişlerimiz gün içinde yiyecek, asitli, şekerli içecek gibi dış etkenlere maruz kalıyor. Diş minesi ise bu etkenlere karşı dişi koruma kalkanı görevi yapar. Zamanla ve kullanıma bağlı olarak diş minesi zarar görebilir. Travmalar, diş sıkmaları, agresif diş fırçalama, yanlış ürünlerle diş fırçalama aşınma veya çatlakların oluşmasına sebep olabilir.
Bunun sonucunda koruyucu özelliği azalan mine dokusu sebebiyle diş yüzeyinde renklenmeler oluşabilir.
Dentin Nedir?
Dentin mine dokusunun altındaki tabakadır. Yapısı mineden daha yumuşaktır. Dişlere rengini veren tabakadır. Dentin tabakasında dentin kanalları ve bu kanalların içinde dentin sıvısı bulunur. Beyazlatma jelleriyle bizim hedefimiz bu dentin tabakasına ulaşmak ve rengini açmaktır. Mine şeffaf yapıda olduğundan dentin tabasının rengini yansıtmaktadır.. Yaş skalası yüksek olan kişilerde mine inceldiği için diş sararmaları daha yaygın olarak görünürler.
Peki, Pulpa Nedir?
Pulpa diş özü dediğimiz dişin ortasında yer alan damar ve sinirden zengin kısımdır. Dişi besleyen tabakadır. Çürük varlığında ağrı hassasiyet yapabilir.
Sement tabakası ise kök yüzeyinin üzerini örten ve dişin kemik ile bağlantısını sağlayan tabakadır.
Dişlerin İdeal Rengi Nedir?
Dişlerin renkleri kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte aynı ağız içinde de birbirinden farklı olabilir. Tek tek renk ve yüzey özellikleri farklı olsa bile genel olarak dişlerin rengi birbiri ile uyumludur.
Örneğin köpek dişi denilen kanin dişleri daha koyu renkli ve sarımtıraktır.
Köpek dişleri daha iri ve köşede oldukları için renk olarak biraz daha koyu olmaları göze batmalarını engeller.
Alt dişler üst dişlerden biraz daha koyudur. Önden arkadaki dişlere doğru da renk daha koyulaşır.
Renk özelliklerinin yanı sıra yüzey özellikleri de görüntüyü ve parlaklığı etkileyen faktörlerdendir. Yüzeyindeki anatomik çizgiler dişin karakter özelliklerini belirler.
Dişlerin yapısındaki şeffaflık da renge etki eden faktörlerden biridir. Şeffaflık dişlerin uçlarında hoş durabildiği gibi fazla şeffaf olması grimtırak bir görüntüye sebep olur.Grileşmiş dişlerde beyazlatma ile sonuç almak zordur.
Dişlerde başlangıç rengi skala yardımıyla ölçülür. Genellikle VİTA skalası kullanılır. A,B,C,D gibi renk tonları ve 1,2,3 gibi alt tonları vardır.
Diş Sararması Ve Renk Değiştirmesine Etki Eden Faktörler Nelerdir?
- Annenin hamilelik döneminde aldığı bazı ilaçlar
- Yaşlanmaya bağlı fizyolojik renklenme
- Amalgam sonucu oluşan renklenme
- Bebeklik döneminde kullanılan bazı antibiyotikler
- Kanal tedavisi sonrası dişin renklenmesi
- Travma sonucu dişin canlılığını kaybedip renk değiştirmesi
- Fazla flor alımına bağlı florozis dişlerde renklenme sebepleri olarak gösterilebilir.
Sık Sorulan Sorular
Dişler yapısı gereği zaman içinde renk değiştirebilir. Kişinin yeme içme ve ağız bakımı alışkanlıklarına bağlı olarak yüzey lekelenmeleri oluşabilir. Özellikle sigara ve tütün kullanımı dişler üzerinde kahverengi renklenmelere sebep olur. Çay ve kahve de sık tüketildiğinde dişlerin yapısında sararmalara sebep olur.
Dişin anatomik yapısı, yüzeyindeki girintiler çıkıntılar da bazı kişilerde leke birikimine sebep olabilir.
Çay, kahve, sigara üçlüsü dışında bazı yiyecekler de dişleri boyayabiliyor. Örneğin soslar ,salçalı soslar ,zerdeçal baharatı dişlerde renk değişikliği yaratabiliyor.
18 yaşını tamamlamış, ağız ve diş sağlığı iyi olan bireylere uygulanabilir.
Diş hassasiyeti gibi sorunların yaşanmaması için ağız sağlığının iyi olması önemlidir. Herhangi sorun var ise öncelikle dişlerin tedavisinin yapılması doğru olacaktır.
Hamile ve emziren annelerde beyazlatma işlemini önermiyoruz.
Beyazlatma işlemi uygun materyal ve teknik ile yapıldığı taktirde diş minesine zarar vermez. Beyazlatma işlemi sonrası çok sıcak- soğuk gıdalara karşı, havaya karşı dişlerde bir hassasiyet meydana gelebilir. Bu normal ve beklenen bir yan etkidir.
Diş beyazlatma işlemi dişlerin beyazlatıcı ajanlarla mevcut renklerinin açılması işlemidir.
İşleme başlamadan önce diş taşı temizliği ve polisaj işlemleri yapılır.
Diş ve dişetleri sağlıklı olmalıdır. Çürükler varsa önceden yapılmasını tavsiye ederiz.
Diş beyazlatma yöntemleri ev tipi diş beyazlatma, ofis tipi diş beyazlatma ve devital diş beyazlatma olarak 3 gruba ayrılabilir. Dişlerde yoğun lekelenmeler ve sarılık mevcut ise ev + ofis kombine bir şekilde uygulanır.
Ev tipi diş beyazlatma: Ev tipi diş beyazlatma için hastanın önce alt ve üst çene ölçüleri alınır ve dişlerin üzerine takabileceği ince yumuşak bir plak hazırlanır. Bu plağın içine belirli miktarlarda diş beyazlatma jeli (%15 ‘lik karbamid peroksid) koyularak uygulanır. Hekim hastaya plak ve jelleri nasıl kullanması gerektiğini detaylı bir şekilde anlatır. Genellikle gece uykuda takılması tavsiye edilir.
Ofis tipi diş beyazlatma (Klinik ortamda beyazlatma): Ofis tipi diş beyazlatma yöntemi diş hekimi tarafından klinikte uygulanır. Önce diş etleri koruyucu bariyer ile örtülür. Uygun beyazlatma jeli diş yüzeyine sürülür. Lazer, led veya halojen bir ışık kaynağı ile belli bir süre jelin aktivasyonu sağlanır. Gerekirse birkaç seans tekrarlanır.
Kombine diş beyazlatma (Ev+ ofis tipi beyazlatma): Bu yöntemde ev+ofis beyazlatma birlikte uygulanır. Daha etkili sonuç alınan bu yöntemi kliniğimizde uygulamaktayız.
Tek diş beyazlatma (içten beyazlatma): Kanal tedavisi sonrası diş renginde koyulaşma görülebilir. Devital (internal) beyazlatma kanal tedavili renklenmiş dişlerde dişin direk içine beyazlatma jeli koyularak uygulanır.
Dişteki dolgu sökülür, açılan boşluğa beyazlatma jeli koyulur ve geçici dolgu ile kapatılır. İstenilen renge ulaşınca geçici dolgu ve jel çıkarılır daimi dolgu yapılır.
Hangi tip diş beyazlatma yöntemi daha uygundur?
Dişin başlangıç rengine ve gelmek istediğimiz tona göre buna karar veririz. Eğer birkaç ton açılması yeterli ise sadece ev tipi ya da sadece ofis tipi yeterli olabilir. Ancak koyu tonlardan açık tonlara dönmek istiyorsak kombine teknik daha iyi sonuç verecektir.
Beyazlatma işlemi sonrası dişlerde sızlamalar yaşanabilir. Sızlamanın boyutu kişiden kişiye farklılık gösterir. Çok hassasiyet yaşayanlar olabildiği gibi hiç hassasiyeti olamayan hastalar da olabilir. Bu durum normal ve beklenen bir yan etkidir ve tamamen geçicidir . Diş hassasiyetinin beyazlatma işlemi bittikten sonra genelde 24 saat içerisinde geçmesi beklenir.
Diş hekimi kontrolünde, profesyonel jeller, doğru dozlar ve doğru tekniklerle yapılan beyazlatma işleminin dişlere zararı yoktur. Ancak her şeyin fazlasının zarar olduğu gibi beyazlatma jelinin üst üste abartılı kullanımı dişlerde yıpranmaya sebep olabilir. Hekim gözetiminde ve hekim tavsiyelerine uyarak yapılması önemlidir.
Çok hassas dişlerim var, beyazlatma diş hassasiyetine sebep olur mu ve olursa nasıl tedavi edilebilir?
Normalde de aşırı hassasiyet mevcut ise önce bu sorun çözülüp sonra diş beyazlatmasına geçilmelidir, aksi halde diş beyazlatma işlemi sizin için uygun olmayabilir.
Ev tipi diş beyazlatma yönteminde %15 lik karbamid peroksit içeren jeller kullanılır. Diş beyazlatma işlemi sanıldığının aksine dişin dış tabakasını değil, dentin adı verilen iç tabakaya etki eder. Bu etki nasıl oluşur? Dişlerimizin üzerinde por dediğimiz gözle görülmeyen gözenekler mevcuttur.
Diş beyazlatma jeli bu porlardan içeri nüfus ederek dentin tabakasına ulaşır ve beyazlatma işlemi gerçekleşir.
Dişlerin yapısı ve anatomik özellikleri kişiden kişiye değişiklik gösterir.
Dişinizin ne kadar beyazlaşacağı ilk baştaki rengi ve renk değişimine sebep olan etkenle ilgilidir. Kahverengi ve sarı dişler daha iyi sonuç verir. Gri tonlara sahip dişler beklenen beyazlığı vermeyebilir. Sonuçlar garanti edilemez. Dişinizin ilk rengini skala ile kayıt edilebilir ya da fotoğraf çekerek saklanabilir.
Hamilelerde ve 16 yaşın altındaki çocuklarda beyazlatma işlemi uygulanmaz.
Bunun haricinde bazı durumlarda beyazlatma ile sonuç almak mümkün olmayabilir. Örneğin antibiyotik renklenmesi ile grileşen dişlerde beyazlatma işlemi sonuç vermeyebilir. Sonuç alınamazsa yaprak porselen de denilen laminate veneer uygulaması yapılabilir.
Tetrasiklin benzeri ilaçların renklenmelerinin beyazlatılması zordur. Beyazlatmanın etkisi eşit olmaz ,bazı bölgeler daha fazla açılır ve dalgalanmalar oluşabilir.
Dişin daha iç tabakalarında meydana gelen renklenmelerin giderilmesi daha zordur. Bu tip renklenmelerin muayene sırasında nedenleri iyi bir şekilde anlaşılıp ona göre beyazlatma işleminin yapılması gerekmektedir. Çay, sigara, kahve gibi alışkanlıklar nedeniyle meydana gelen lekeler tamamen ortadan kaldırılırken, iç tabakada meydana gelen renklenmelerde tamamen gözle görülmeyecek noktaya gelmesi zor olabilir.
Bütün beyazlatma maddeleri doğal diş yapısı üzerinde etki gösterir. Dolayısıyla porselen üzerinde değişiklik olmaz.
Beyazlatma jelini buzdolabında saklamak gerekir. Aksi halde yapısı bozulabilir. Jelin tüpünün üzerinde son kullanım tarihine dikkat edilmelidir.
Bu bölgede mine tabakası ince olduğu için dentin rengini yansıtmaktadır. Anatomik olarak çoğu insanda bu şekildedir.
Dişin bazı bölgelerinde dekalsifikasyon alanları olabilir bu alanlar beyazlatıcıyla beyaz noktalara dönüşebilir. Endişelenmenize gerek yok, bir süre sonra tükürüğün etkisiyle normale dönecektir.
Kalıplar yapıldıktan sonra eğer kaplama gibi ağızdaki mevcut kalıbı değiştirecek işlemler yapılmadıysa aynı beyazlatma kalıbını tekrar kullanabilirsiniz. Beyazlatma jeli temin edilerek tedavi mevcut plaklarla yapılır.
Beyazlatma jelini ince bir hat halinde plağın iç yüzeyine yayınız. Hafifçe yaydırınız. Fazla doldurmanıza gerek yoktur .Ağıza takıldığında taşma yapmasını istemeyiz.
Beyazlatma ne yazık ki kalıcı bir uygulama değildir. Zamanla yeme, içme ve diş fırçalama alışkanlıklarına bağlı olarak renk tekrar sararır. Ne kadar süreceği hastanın bu alışkanlıklarına bağlıdır. Sigara kullanmayan ve ağız hijyeni iyi bir bireyde ortalama 1 sene kadar etkili olur. Sigarayı yoğun tüketen kişilerde etkisi uzun sürmeyeceği için beyazlatmayı tavsiye etmiyoruz.
Beyazlatıcı diş macunları aşındırıcı partiküller içerir. Fırçalandığında diş yüzeyindeki kiri temizlediğinden beyazlık etkisi yaratabilir. Ancak uzun süreli sürekli kullanımı dişlere zarar verebilir. Dönüşümlü olarak kullanılabilir.
Karbonat, zerdeçal, Hindistancevizi yağı, elma sirkesi, ceviz kabuğu gibi maddeler ile tonlarca beyazlatma yöntemi denenmektedir ancak bu tip maddelerin diş beyazlatmada bir etkisi olduğu kanıtlanmamış olup, diş ve dişetlerine geri dönüşümsüz zararlar vermesi mümkündür.
Diş beyazlatmak için bu gibi yöntemleri tavsiye etmeyiz. Diş yüzeyinde çiziklere sebep olabilir. Uzun süre sık tekrar edildiğinde mine dokusuna geri dönüşümsüz hasar verebilir.
Çilek, muz gibi meyveler içeriğindeki meyve asitlerinin etkisiyle dişleri beyazlatabilirler. Püre halindeki çileği diş fırçanıza sürerek etkisini deneyebilirsiniz.
Sigara içen bireylerde kullanım ile orantılı bir şekilde renk değişimi görülür. Dişlerde leke ve sarı renge neden olur.
Diş beyazlatma işleminin uygun materyal ve teknik ile uygulanması durumunda dişlere bir zararı yoktur. Dişlerde geçici bir hassasiyet yaratması dışında da bir yan etkisi yoktur. Beklenmeyen etkiler için her zaman hekime danışmak gerekir.
Dişlerim beyazladıktan sonra dikkat etmem gereken hususlar nelerdir?: Diş beyazlatma işlemini takiben 1 hafta içinde renkli sıvı ve gıdalardan kaçınılmalı, sigara tüketilmemelidir. Bu alışkanlıkların devam edilmesi beyazlatma işlemine ters yönde etki eder.
Beyazlatma sonrası elde edilen renk zamanla kaybolmaya başlar. Hastanın sigara, çay, kahve gibi alışkanlıkları bu sürenin uzunluğunu etkiler. Beyazlatma sonrası 6 aylık süre içinde işlemin tekrarlanması beyazlık etkisini daha kalıcı hale getirir.
Diş beyazlatma işlemi, alışkanlıklar dolayısıyla sararan veya doğal tonları koyu olan dişlerde uygulanan, dişlerin renginin birkaç açılması işlemidir. Tedavi yapılmaması durumunda dişler var olan renklerini korur ve alışkanlıklara göre daha da sararabilir.
Beyazlatma işlemi dolgu, kanal gibi çoğu işlem ile birlikte yapılabilir.
İşlem ne kadar sürer?: Ofis tipi beyazlatma yönteminde 2 seans şeklinde beyazlatma yapılır ve seansların her biri 20 dk sürer. Ev tipi beyazlatma yönteminde ise gece plakların 6 saat takılması önerilir.
Ağrım olacak mı ?
Beyazlatma işlemi dişlerde ağrı yapan bir işlem değildir. Yan etki olarak sadece hassasiyet yapabilir.
Biyolojik diş beyazlatma nedir?
İçeriğinde beyazlatma sırasında dişlere doğal bakım yapan biyolojik uyumlu Nano-Hidroksiapatit içerir. Dişlerde demineralizasyon yapmadan beyazlatma işlemidir