Diş Çürüğü Nasıl Tedavi Edilir?
Gün içerisinde tüketilen şekerli yiyecekler ve gıdalar ağızda bulunan bakterilerin bakteri plağı oluşturmasına neden olmaktadır. Tüketilen gıdalar dişlerin mineral dokusunu çözerek diş minesinin bozulmasına, dişte çürük oluşumunun başlamasına ve ilerleyerek oyuklar diğer bir deyişle kavite oluşmasına neden olabilir. Dişlerin üzerinde oluşan oyuklar ve koyu renklerle kendini belli eden çürüklerin teşhis edilmesi son derece kolaydır.
Ancak çürüğün neden olduğu oyukların gizli kaldığı durumlarda diş röntgeni gibi tanı araçlarıyla teşhis koyulması söz konusu olabilir. Diş çürükleri diş tüberküllerinin kesiştiği alanlarda ya da dişin boyun kısmında oluşabilir. İki diş arasında oluşan gizli çürüklerin fark edilmesi ise zaman alabilir. Diş çürüğü yaşayan hastaların diş hekimine başvurması genellikle ağrı hissedilmesiyle söz konusu olur.
Soğuk, sıcak, tatlı ya da ekşi gıdalar tüketildiğinde ağrı ortaya çıkabilir. Şiddeti kişi özelinde değişebilen ağrı, ağrıya neden olan etkenin ortadan kaldırılmasıyla geçer. Ancak çürüğün tedavi edilmemesi halinde ağrılar sürekli hale gelir. Diş çürüğü belirtileri; diş çürüğünün hangi bölgede bulunduğu, boyutu ve derinliği gibi etkenlere göre değişiklik gösterebilir. Genellikle yeni oluşan diş çürüklerinde herhangi bir semptom bulunmamakla birlikte çürüğün ilerlemesiyle birlikte;
- Dişlerde sıcak ve soğuk hassasiyetinin artması,
- Aniden ortaya çıkan diş ağrısı,
- Dişlerin yüzeyinde belirgin delikler ya da çürükler meydana gelmesi,
- Yiyecekler ısırıldığında ağrı hissedilmesi,
- Ağızda belirgin bir çürük diş kokusu oluşması gibi belirtilerle karşılaşılabilir.
Diş Çürüğü Tedavisi Nasıl Yapılır?
Diş çürüğü tedavisinin hangi yöntemlerle gerçekleştirileceği diş çürüğünün derecesine göre hasta özelinde belirlenir. Uygulanacak olan tedavi yöntemi belirlenirken çürük dişte boşluk olup olmadığı ve çürük bölgenin genişliği gibi faktörler değerlendirilir. Diş çürüğünün erken teşhis edildiği durumlarda diş minesinin onarılması için florür tedavisinden faydalanılabilir. Remineralizasyon olarak da bilinen bu yöntemde jel, sıvı ya da vernik formundaki florür uygulanarak diş çürümesinin ilerlemesini önlemek amaçlanır.
Diş çürüğünün ilerlediği durumlarda dişteki çürük bölge temizlendikten sonra dişte oluşan boşluk dolgu maddesiyle kapatılır. Diş dolguları gümüş amalgam ve kompozit reçine gibi farklı maddelerden yapılabilir. Dolgu tedavisi uygulanan dişe iyi bakıldığı, rutin diş hekimi muayeneleri ile ağız ve diş bakımı aksatılmadığı sürece uzun yıllar kullanım imkânı vardır. Dişteki çürümenin köke kadar ilerlemesi ve pulpa olarak da bilinen canlı dokuda zarara neden olması halinde kanal tedavisine başvurulur.
Kanal tedavisi uygulanacak olan dişin üst bölgesinin sağlam olması şartı aranır. Dişte bir delik açılarak diş köküne girilir. Sinirler çıkarıldıktan sonra dolguyla diş kapatılır. Kanal tedavisinin ve dişi kurtarmanın mümkün olmadığı durumlarda diş çekimi uygulanması gerekir. Diş çekildikten sonra boş kalan bölgede çeşitli sorunlar meydana gelmesi mümkündür. Bu nedenle diş eksikliğinin giderilmesi için köprü ya da implant prosedürleri uygulanır.
Dişlerde Çürük Oluşumu Nasıl Önlenir?
Düzenli fırçalama ve diş ipi kullanımı da dahil olmak üzere uygun ağız hijyeni, diş çürüklerine neden olan plak ve asitlerden kurtulma imkânı verir. İyi bir diş ve diş eti bakımı sağlanması için dikkat edilmesi gereken noktalar şu şekilde sıralanabilir:
- Günde en az iki kez ve tercihen yemeklerden sonra florürlü diş macunuyla dişler fırçalanmalıdır.
- Nişastalı ve şekerli yiyecek ve içeceklerin tüketimi azaltılmalıdır.
- Dişler arasında kalan yiyecek ve plakların giderilmesi için her gün düzenli olarak diş ipi kullanılmalıdır.
- 6 ayda bir düzenli olarak diş hekimi muayenelerine gidilmelidir.
- Yemeklerden sonra dişlerin fırçalanması imkânı bulunmuyorsa gargara yapılması ihmal edilmemelidir.
- Diş minesinde zarara neden olan asitli içeceklerin tüketimi sınırlanmalıdır.